24 Temmuz 2010
8 Temmuz 2010
biraz london biraz branscombe,beer,lyme regis vs
artik bir evimiz yok grannymizin evinde misafir olarak kaliyoruz ama en ufak bir finans duzelmesi durumunda buraya tekrar goc ederiz gibi duruyor,umarim,havasi ve pahaliligi disinda ben ok im.
daddymizin cocukluk yazlarini gecirdigi eve gittik Branscombe'a
oglum evin bahcesinden engin yesile dogru tuvalet ihtiyacini giderdi serin serin,yesil,temiz,oksijen icinde :)
buz gibi denize giren en babayigitlerden biriydi kendisi
hatta bazi gunler tek basina oydu
deniz degil okyanus
buz gibi buz!
oynadi,rahatladi,keyiflendi,terrible 2 yasamdik derken 1 ay kadar once terrible-horrible 3 yasadigimizi farkettik,ama tatilde bir gun ben eve yalniz donucem beni otobuse bindirin gidiyorum demesi disinda bir sorunumuz olmadi
cocgumun bol bol acikhavaya,bahceye suya ihtiyaci var.
8 Haziran 2010
zaman..
bana yetmiyor
hala muhtesem organize bir anne degilim cocugum buyuyor her gecen gun beni o cok sasırtan,gulduren,kızdıran bir suru sey yapıyor da elim varıp suraya 2 satır yazamıyorum
bizim hic bakıcımız olmadı maalesef ya da surekli bakan bir anneanne ya da babaanne
ben o dogdugundan beri gunde 18 saat ayakta onun isteklerine cevap vermek uzere kosturuyorum yani 3 yıldır yalnız kalmadım,sakin kalmadım,tatil yapmadım diye kabaca ozetleyebilirim
hala sikayet etmek istemiyorum saglık olsun diyorum
neyse...
- o bebeksi ifadesi gitmeye basladı,erkek adam suratı geldi sanki,ozellikle sarı bukleleri kesildikten sonra.
-cok dusuyor,ama cok,ben bunu yazarken koltukta kaltı ,havada bir takla atıp yere yuvarlandı,neyse bir seyi yok sukur ama ayakta dururken hatta otururken bile parende atıp dusebilen gordugum tek cocuk,bir sorunu yok biliyorum,cok mu sakar olacak acaba?
-cok konusuyor,hic durmadan,dinlenmeden,sus diyorum bazen sus biraz nolur:) babaanneye cekti biliyorum ah.
-yaklasık 2 yıldır bileklerimi kollarımı koklama takıntısı gecmedi,bazen cok sinir bozucu olabiliyor,olur olmadık yerde hep kollarıma saldırıyor,gece de oyle uyuyor.
-hemen herseyden korkuyor,camdan iceri giren sinek mesela,bu is uzarsa pedagoga gidecegim. -hala kendi kendine yemek yiyemiyor,kofte hala en favorisi onu bile iki cataldan sonra bırakıp oyuna gecmek istiyor,ben yedirmezsem hayatta yemez ,zaten sulu yemekleri kasıkla yemesi cok zor.
-hayatımız pixar cars oldu,yataga bile onlarla gidiyor,sabah kalkar kalkmaz onlarla oynamak istiyor,nerdeyse filmin tum karakterlerinin koleksiyonunu yaptı bile,o yuzden pastasını da simsek mc queen yaptırdım ama iki catal yedi.
-tembel biraz,yok biraz degil cok tembel,oyuncaklarını topla dedigimde cok yorgunum ya da cok uykum var baska nasıl acıklanabilir?
-yuksek sese karsı cok duyarlı,sevmiyor,en ufak seyi de goruyor duyuyor ama.
-gecen gun bu yuzden ilk hafif cezasını aldı,yatarken ona kitap okumadım,o da aldı Marv isimli kopegini alıp yanıma gelip' Marv oyuncaklarını topladı ona kitap oku anneci' dedi uyanık :)
-hep oglumdan sikayet ettim sanki ama sırtım agrıdıgında masaj yapmaya calısması,turkceyi cok iyi kullanması,seni cok seviyorum anneci yi hergun soylemesi,cok enerjik ama aslında iyi huylu,iyi karakterli bir couk olması,oyuncaklarını paylasması,terrible 2 yu neredeyse hic yasamamamızı da soylemeden gecmiyeyim.
29 Nisan 2010
oglum 3 yasında !
gozumun nuru bebebgim
iste gecti 3 yıl sen benim hayatıma gireli
girip de herseyi alt ust edeli
butun bildiklerimi
butun degerlerimi
ezberimi,sevdiklerimi,sevmediklerimi
tersyuz ettin iste
baska bir insan yaptın beni
daha iyi,daha sakin,daha anlayıslı,daha dayanıklı
ama biraz daha stresli
birsey olmasın benim bebegime
cizilmesin bir yeri
acımasın canı
yas dolmasın o gozlerine diye diye devirdik 3 yılı seninle
benim akıllı,guzel,terbiyeli oglum
sen oglum oldugun icin cok mutluyum
annen olmaktan cok gururluyum
lutfen bir 50 yıl yanımdan ayrılma
benim de biryerlere gitmeme izin verme
seni herseyden daha cok seven annen.
20 Nisan 2010
10 Ocak 2010
unutmadan
-merhaba lolipop beni ozledin mi,ben seni cok ozledim.
bazen kabalasabiliyor tabi,ucakta kemer ikaz anonsu yapan hostese,allahtan yuzune karsı degil tavandaki hostes isaretine dogru
-tamam tamam kemerleri bagladık, konusma !
butun sevdigi oyuncakları konusturuyor ,yarı ingilizce yarı turkce,nedense ben odada degilken daha cok ingilizce,ama en cok da bana konusturtuyor
-thomas tren dedi ki...toby tren de ona demis ki...percy de demis ki...
noktaları benim doldurmak gerekiyor
ogle uykularını bıraktı
aksam bile uyumak istemiyor
sadece 1 ay okula gitti bu ay gitmiyor-gitmek istemiyor,napıcaz bilmiyorum cunku siddetle gym e baslamak zorundayım
benim 2.5 yasını 2 ay gecen oglum hızla buyumeye devam ediyor..
2 Ocak 2010
christmas,yeni yil
ama evdeki hesap carsiya uymayinca,zaten buraya her gelisimizin ilk haftasi kesin hastalanan oglumdan 2-3 gun sonra da ben hasta oldum.Cok seyrek basima gelir ama geldi mi fena carpar oyle de oldu.
amaaaan napalim gecti gitti iste cok sukur,bizim yeni yilimiz muhtesem olsun,olacak biliyorum.
bu ingilizleri anlamiyorum ama,gelmis christmas partisinde beni sap sup optukten sonra biraz hastayim da diyen 2 kisi vardi, e niye optun o zaman a densiz.
bir de ingilizlerin christmas yemekleri hic mi hic benim damak tadima uymuyor maalesef,yok hindi,yok trimmings,yok stuffing,bir suru bruksel lahanasi,bu sefer Christine'in evindeki partide ordek vardi,oyykkk, somon fumeyle karnimi doyurdum,biraz da sebze,ha sebzeler de her zaman buharda pismis ve yagsiz,of offf.Ne o pariye gidiyoruz :)
neyse oglumun nefis hediyeleri oldu,daha cok lego ,daha cok tren ve araba,(neremize koyucaz bunlari tam tasinirken aciba),simdilik keyfi yerinde."Annecim oyna benle" butun gun agzindan dusurmedigi tek cumle.Yanliz bugun degisti "benle de kimse oynamiyor" dedi,cok fena oldum.Ama herseyi de ben yapiyorum be cocugum napayim.Zaten erkek cocukla babalar daha guzel oynuyorlar(vicdan azabindan kurtulma bahanesi).
partide kizlara tek tek cips ikram etmesi pek guzeldi,bugun de yemekten sonra thank you for the food dedi cok sasirdim.Zorlamazsan asla ingilizce konusmuyor ama kendi kendine odasinda oynarken genelde konustugu dil babasinin dili,anlamadim valla.
artik bilgisayar konusunda asti,bilmiyorum cok erken oluyor bu isler,umarim guzel gelisir bu yetenegi.
londra buz gibi,hatta geldigimiz gun heryer bembeyazdi da sonra eridi biraz,yine de golun uzeri hala buz,ordekler yuzmek yerine yuruyor zavallilar.
oglumun son incileri
babasinin arabaya binmesini bekliyoruz
-nerde kaldi bu adam ya
ustune kaka kacirdi
-oglum niye yaptin simdi bunu
-banyo yapmak istiyodum da ondan
cok saglikli,cok mutlu ve parali bir yil olsun
oluyor
oluyor
boyle demek lazim ya.
17 Aralık 2009
oh my god'lık durumlarım
27 Kasım 2009
istanbul gunleri
14 Kasım 2009
londradan keskin donus
ben istanbulda bir is buldum
kocama istanbulda bir is teklifi var
londradaki evi kapatalım diyor bana
ama ben orayı,ordaki evimi,sokakları,o sehri cok ozledim bile
napıcaz biz?
not.foto santral istanbulu gecenlerde gezmeye gittigimizde karsımıza tesadufen cıkan mimari kesif londra sergisinden,londranın haritası,yok yok ben gercekten ozledim oteki sehrimi.Ama artık isler gucler okullar vs burda.Biz bir sure istanbulluyuz!
20 Ekim 2009
oglum egzotik adalarda
16 Eylül 2009
fransa tatilimizden kisa kisa
-yukardaki fotoda beyefendi poz vermiyor,bayagi her yolumuzu bulmak istedigimde elimden haritayi alip ben de bakicam diyordu pariste.
-aix en provence,avignon,apt,goudargue,uzes,bagnol sur ceze,les castellas gezdigimiz ve benim hatirlayabildigim yerlerden bazilari.
-fransa tatilimizin amaci esimin en yakin arkadasinin dugunuydu,hayatimda gordugum en guzel dugunlerden biri oldu Xavier ve Felicite'nin toreni.Once kilisedeki servisle basladi,aksamustu kokteyl partiyle devam etti,sonra yemege gecildi,ben oglum yuzunden gece yarisi yattim onlar sabah 5 e dek dansettiler,sabah kalkildi hafif bir kahvaltidan sonra gelinin ailesinin evinde brunch yapildi,hepsi cok keyifli ve cok guzeldi.
10 Eylül 2009
boncur frans
10 gunluk fransa yolculugumuzda gordugu,tanistigi,yedigi,ictigi herseyden oyle keyif aldi ve hic sorun cikarmadi ki ben de sastim kaldim.Tek sorunumuz cok heyecan duydugu icin olsa gerek gunduzleri hic mi hic uyumadi.1 haftanin sonunda babamizi londraya geri yollayip biz ikimiz Paris'e popomuzu gezdirmeye,orda yasayan yari filipinli yari ingiliz kuzenleriyle birazcik vakit gecirmeye gittik,sorun cikmadi, simdi londraya geldik serildi saatlerdir uyuyor.Ben de cok yorgunum, buyuyunce hatirlamiyacak belki gorduklerini ama yaptim bir cilginlik iste.
fransa tatilinin ayrintilari biraz dinlendikten sonra burdaa!
28 Ağustos 2009
hamlet part two
21 Ağustos 2009
benim oglum
-hayi anneci,kahvalti etmek istemiyom,no breakfast!
her oglen
-ben yemek yemek stemiyorum anneci
her aksam
-its lunch time anneci no dinner time
her aksam
-ben bugun uyumak istemiyorum anneci,uyumuycam.
gecen gun
-senin sutunde meme yok mu artik anneci,sutu..meme..senin memende sut yok mu artik anneci?
otobuste bir anda oksurmeye baslayinca,ne oldugunu sordugumda
-bisi yok anneci,burnuma biber kacti!
bacagimda bir tuy buldu
-bu tuyler cikti yine!
onu babasina her devrettigimde
-istemiyom daddyi anneci, get off daddy!
hemen hemen hergun
-ben titantuma(istanbul) donmek istiyom!burdan gorunmuyo orasi! cok sicak titantum anneci,hot daddy hot!
durup dururken
-ben okula gitmiycem